16 Ocak 2016 Cumartesi

Melekler ve Şeytanlar (Robert Langdon, #1)

Kitap Adı: Melekler ve Şeytanlar
Özgün Adı: Angels and Demons
Kitap Yazarı: Dan Brown
Çeviren: Petek Demir
Yayınevi: Altın Kitaplar
Sayfa Sayısı: 591
Baskı Yılı: 2015


Dan Brown hayranı olmama rağmen bu kitap blogdaki ilk Dan Brown kitabı olacak. Ne kadar ayıp! Çünkü ben blog açmadan önce okumuştum tüm kitapları ve sonunda birine reread yaptım. SONUNDA!

Melekler ve Şeytanlar o kadar güzeldi ki! Bu kitabı tekrar okumak o kadar güzel ki! Normalde inanılmaz akıcı olduğu için çok daha kısa sürede bitebilecekken beş güne yaydım kitabı, doya doya okuyayım diye. Hiç bitmesin diye. Ama bitti :D

Biraz konudan bahsedeyim. Olay CERN - Vatikan - İlluminati üçlüsü arasında dönüyor. CERN'de bilim insanı bir baba kız büyük hadron çarpıştırıcısında antimadde üretmeyi başarıyor. Hem de öyle böyle değil, o ana kadar görülmemiş bir miktarda. Hani şu "Tanrı parçacığı" olarak tanıdığımız şey. Bence gerçekten de üretildi ama açıklamıyorlar :D Neyse, antimadde çok kararsız olduğu için her şeyle tepkimeye girebiliyor, havayla bile. Bu yüzden güçlü mıknatıslarla boşlukta askıda tutuluyor. Bu aşırı kararsızlık yüzünden de müthiş bir kitle imha silahı olarak kullanılabilir. Hele ki Vittorio ve babasının ürettiği miktar.
Böyle işte. Hikaye bu antimaddenin çalınmasıyla ve Vittorio'nun babasının öldürülerek göğsünün yüzyıllardır kayıp olan İlluminati ambigramıyla dağlanmasıyla başlıyor. Daha sonra İlluminati planının kiliseyi yok etmek olduğunu, papa seçimlerinde favori olan dört ünlü kardinali -preferiti- kaçırdığını ve saat başı birini öldüreceğini açıklıyor.Her birinin ölümü dört elementten birine adanıyor. Hem ölüm şekli, hem de cesedin bırakıldığı yer olarak. Ve hepsinin göğsüne de dağlanmış birer ambigram: Toprak, su, hava, ateş. 

Ambigramlar falan harika. İşin içinde CERN olması harika. Simgebilim uzmanı Robert Langdon'ın kardinalleri bulabilmek için yaptığı takip harika. Vatikan'ın her köşesindeki mükemmel sanat eserlerini görmek harika. İlluminati zaten harika :D

Dan Brown sayesinde bir Vatikan'ı ölesiye merak ediyorum, iki deli gibi Latince öğrenmek istiyorum :D Ben bu adamı gerçekten çok seviyorum ya. Daha önce de söylemişimdir, öldükten sonra beyninin korunması gerektiğini düşünüyorum :D



Sabah oturum filmini de izleyeyim dedim. Filmi duman etmişler ya :D Kitabın sonunda seçilen papadan tutun, dağlamak için kullanılan ambigramlara kadar (en son ambigramı yapmayı beceremediler herhalde :D) her şeyle oynamışlar. Bazı karakterleri çıkarmışlar. Bir sürü şey. 

Bu arada ambigram falan diyorum. Ambigram üstte gördüğünüz yazı şekli. Her kelimeye tersten baktığınızda da okuyabiliyorsunuz. Kusursuz simetri! 

Konu Dan Brown olunca yazı da epey uzuyor haliyle :D Ama gerçekten daha önce hiç Dan Brown okumadıysanız çok şey kaybediyorsunuz. ÇOK ŞEY. 


Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Dan Brown'ın kurgusunu eleştirme terbiyesizliğinde bulunmuyorum tabii ki :D

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 5/5
Mükemmeldi. 

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 5/5
Gayet güzeldi. 

Orijinal isim (%10): 5/5
Orijinal isim!

Güzel kapak (%5): 5/5 
Güzel. 

Final puanı: 5

3 yorum:

  1. Merhaba
    Melekler ve Şeytanlar gerçekten güzel mistik bir konusu ve heyecanı içinde okunan bir kitap. Benimde hoşuma giden romanlardan. Filmide o kadar berbat bir uyarlama. Ben bu romanın filmini sinemadan izledikten sonra, bir daha okuduğum hiç bir kitabın uyarlamasını izlemeyeceğim kuralını kendime koydum. Hobbit'te bunu bozdum yine pişman oldum. Dan Brown yalnız son iki kitabı bu kitaplarındaki heyecandan giderek uzaklaştı.

    YanıtlaSil
  2. Elinde kayıp sembol ve cehennem olan ben tüm dan brown kitaplari arasinda ilk hangisini okumalıyım?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. valla ben hepsine bayıldığım için böyle bir ilk okuma kitabı seçemiyorum :D Ama Kayıp Sembol olabilir

      Sil