25 Ağustos 2019 Pazar

Veda Günleri

Kitap Adı: Veda Günleri
Özgün Adı: Goodbye Days
Kitap Yazarı: Jeff Zentner
Çeviren: İren Kori
Yayınevi: Yabancı Yayınları
Sayfa Sayısı: 360
Baskı Yılı: 2019


"Neredesiniz çocuklar? Bana cevap yazın."

Her şey bu mesajla başlıyor. Carver, en yakın üç arkadaşıyla buluşmak üzere beklerken onlara bu mesajı atıyor. Ama arkadaşları tam da o anda bir araba kazası yapıyor ve hayatlarını kaybediyor. Carver bu mesajı atarak arkadaşlarını öldürdüğü düşüncesiyle büyük bir suçluluk hissediyor. Üstelik direksiyon başındaki birine bilerek mesaj atarak kasıtlı bir ihmal ile ölüme sebep olma suçlamasıyla da karşı karşıya kalıyor.

Kitap çok güzeldi. Bu yıl okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Gerçekten beni derinden etkiledi, kalbimi çok kırdı ama kitabı inanılmaz çok sevdim. Carver'ın en yakın üç arkadaşının ölümüne sebebiyet vermiş olma ihtimaliyle kendini suçlamasına ve yaşadıklarına o kadar üzüldüm ki kalbimin içine sokasım, sarılasım geldi. Yazar o kadar iyi yazmış ki kitaptaki bütün duygular iliklerinize kadar işliyor. Okurken omuzlarımda bir ağırlık oluştuğunu hissettim resmen. Yazarı ayrıca özel olarak kitaptaki terapi seansları için de tebrik etmek istiyorum. O kadar özenli yazılmıştı ki gerçek bir terapistten, bir uzmandan yardım alınmış bence.


Veda Günleri'ni kesinlikle okumanızı öneriyorum. Bu kadar üzücü bir şey okumak bence zor ama bu kadar etkileyici bir kitap okuma fırsatını da kaçırmamanız gerekiyor. Yazarın kalemine gerçekten bayıldım, duygu geçirmek hiç kolay iş değildir ama beni tek kelimeyle darmaduman etti bu kitapta. Gördüğüm kadarıyla bu Türkçe'ye çevrilmiş ilk kitabı ama diğer kitaplarını kesinlikle takip edeceğim ve muhtemelen yazdığı her şeyi okuyacağım bundan sonra.

Bir fen öğretmeni bir defasında bize, "Hangisi daha ağırdır?" diye sormuştu, "Bir kilo pamuk mu yoksa bir kilo kurşun mu?" Herkes kurşun demişti. Halbuki en yakın arkadaşının tabutunun birkaç yüz kilosunun ağırlığı, birkaç yüz kiloluk kurşun veya pamukla eşit çekmezdi. Bunun ağırlığı çok daha fazlaydı.

Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Çok güzeldi.  

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 5/5
Çok akıcıydı gerçekten.

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 5/5
Gayet güzeldi, bir sorun görmedim. 

Orijinal isim (%10): 5/5
Olmuş :D

Güzel kapak (%5): 5/5 
Kapak da çok tatlı. 

Final puanı: 5

18 Ağustos 2019 Pazar

Ender'in Oyunu (Ender's Saga, #1)

Kitap Adı: Ender'in Oyunu
Özgün Adı: Ender's Game
Kitap Yazarı: Orson Scott Card
Çeviren: Gonca Gülbey
Yayınevi: Altıkırkbeş Yayın
Sayfa Sayısı: 392
Baskı Yılı: 2013


Ender'in Oyunu ile ben filmi sayesinde tanıştım. İzlediğimde gerçekten çok beğenmiştim. Sonra sürekli almak isteyip bir türlü alamayarak kitabını edindim bir şekilde. Sonra yine sürekli okumak istedim ama olmadı, araya hep başka kitaplar girdi. Rahat 3-4 yıldır bu kitabı okumaya çalışıyorum, en sonunda Kindle'da neler var diye bakarken denk geldim ve artık başlıyorum dedim :D

Dünya, böcek dedikleri bir uzaylı ırkıyla savaş halinde. Bu yüzden de özel yetenekli çocukları toplayıp bir savaş okulunda eğitiliyorlar. Ender de bu eğitime seçiliyor. Biz de onun çok küçük yaşlarda almaya başladığı eğitim ile nasıl efsanevi bir komutana dönüşmesini okuyoruz diyebilirim.


Kitap gerçekten çok güzel. Size de kesinlikle tavsiye ediyorum. Zaten benim övgüme de pek ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum, zira Hugo ve Nebula ödüllerine layık görülmüş. Kült bilimkurgu romanlar listelerinde adına sıklıkla rastlayabilirsiniz. Ama kitap ne kadar güzelse çevirisi ve editörlüğü de bir o kadar kötü. Gerçekten hayatımda gördüğüm en kötü edisyonlardan biri. Çok fazla yazım ve imla hatası, anlamsız kelimeler, garip ve gereksiz boşluklar... Daha önce de demiştim, bu kadar kötü bir şey ortaya çıkarabilmesi için editörün ya kör ya da okuma yazma bilmeyen biri olması lazım. Çok ciddiyim, rastgele bir insana verin bu kitabı okuyup düzeltmesi için, daha güzel bir iş çıkar ortaya.

Kitapta beni hayal kırıklığına uğratan tek nokta Ender'in son savaşıydı. Filmdeki o sahneler o kadar güzeldi ki izlerken yerimde duramamıştım, deliye dönmüştüm. Ama kitapta sadece bir buçuk iki sayfada olup bitiyor her şey. Gerçekten geri dönüp tekrar okudum sayfaları, bir şey mi kaçırdım ben diye :D Onun dışında filme göre çok daha derinlikliydi kitap, filmde hiç işlenmeyen çok önemli olaylar vardı. Filmi de diyalogları açısından sevdim, çünkü birebir kitaptan alınmış pek çok konuşma vardı. Ayrıca nedendir bilmiyorum ama Ender'e hayat veren oyuncu Asa'yı aşırı çok seviyorum ben, her filmini keyifle izliyorum. Bu da minik bir dipnot :D

Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Gayet güzeldi. 

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 4/5
İyiydi.

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 0/5
Çeviri ve edisyon tek kelimeyle REZALET.

Orijinal isim (%10): 5/5
Orijinal isim! :D

Güzel kapak (%5): 3/5 
Kapak fena değil.  

Final puanı: 4.2

5 Ağustos 2019 Pazartesi

Zaman Yolculuğunun Psikolojisi

Kitap Adı: Zaman Yolculuğunun Psikolojisi
Özgün Adı: The Psychology of Time Travel
Kitap Yazarı: Kate Mascarenhas
Çeviren: Teslime Gökgöl
Yayınevi: Salon Yayınları
Sayfa Sayısı: 336
Baskı Yılı: 2019


Yüzyıllaaaaar sonra yeni bir yorum giriyorum :D Zaman Yolculuğunun Psikolojisi, ilk çıktığı andan beri çok fazla ilgili çekiyordu. Zaman yolculuğu ve psikoloji! Bir Kronik Okur daha ne ister ki :D

Kitaı üç farklı zaman diliminde okuyoruz: 1967, 2017 ve 2018. Dört bilim kadını 1967'de zaman makinesini geliştiriyorlar. Ama bu dört kadından biri, bu devasa keşiflerini sundukları basın toplantısı sırasında bir tür psikolojik çöküntü yaşıyor. Bu da tabii zaman yolculuğunun insan psikolojisi üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği sorununu ortaya çıkarıyor. Bu kadın gruptan hızlıca uzaklaştırılıyor ve bir şekilde olay unutturuluyor.

2017'de bu uzaklaştırılan bilim insanı Bee'nin torunu Ruby bu olayları öğreniyor. Bir gün gelecekten bir mesaj alıyorlar ve Ruby de bu işlerin içine dahil oluyor bir şekilde. 2018'de de bir cinayet işleniyor ve Odette cesedi buluyor ama kapı içeriden kilitli olduğu için bu kişiyi öldürenin nasıl kaçmış olabileceğini anlayamıyor. 


Bu hayatta okumayı en sevdiğim konuların başında zaman yolculuğu geliyor gerçekten. O yüzden bu kitabı büyük keyifle okudum. Aslında başımdaki dertlerden dolayı kitabı bitirmem çok uzun sürdü, uzadıkça da kitaptan biraz uzaklaştığımı ve verdiği keyfin azaldığını hissettim ama bu tamamen benle ilgili. Mis gibi kitap elimde ziyan oldu yani, durum tam olarak bu :D Yoksa kitabı gerçekten sevdim, size de mutlaka tavsiye ediyorum. 

Bu arada, ben kitabın bir serinin parçası olduğunu düşünmüştüm, bence sonu da öyle bitti ama şimdi kontrol ettiğimde tek kitap olarak görüyorum. Devamı gelir mi acaba? 


Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 4/5
Gayet güzeldi. 

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 4/5
Bence iyiydi. 

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 5/5
Çeviride bir sorun görmedim. 

Orijinal isim (%10): 5/5
Orijinal isim! :D

Güzel kapak (%5): 5/5 
Kapağı gerçekten güzel. 

Final puanı: 4.2