18 Kasım 2017 Cumartesi

Kadınların Nesi Var?

Kitap Adı: Kadınların Nesi Var?
Özgün Adı: The Trouble with Women
Kitap Yazarı: Jacky Fleming
Çeviren: Mavisu Kahya

Yayınevi: Desen
Sayfa Sayısı: 117
Baskı Yılı: 2017

Kadınların Nesi Var, bol illüstrasyonlu az yazılı bir kitap olmasına rağmen beğenimi fazlasıyla kazandı. Okurken gerçekten çok keyif aldım, çok beğendim. Bazı yerlerde kahkaha attım. Bu anlamda kazandığı Artémisia Mizah Ödülü'nü fazlasıyla hak ettiğini söyleyebilirim.

Jacky Fleming, bu kitabında kadının toplumdaki yeri, kadına bakış açısı gibi konulara hızlı bir tarihsel bakış sunuyor. Tarih boyunca erkekler ve erkek ergemen toplumlar kadınlar hakkında pek çok şey söyledi. Kadınların çalışmak için, bilim üretmek için ve hatta "düşünmek" için bile fazla narin ve zayıf olduğu söylendi. Hatta kadın beyninin erkek beyninden daha küçük olduğu bile iddia edildi. 

Darwin, kadınların biyolojik olarak ikinci sınıf yaratıklar olduğunu söyledi. Tarihte hiç kadın dahi olmaması da buna bağlandı. Kadınların ancak dikiş nakış işleriyle uğraşması gerektiği, çocukluktan itibaren bastırılarak kocasını tatmin edebilecek uysallığa getirmenin şart olduğunu söylendi. 



Bu kitap, bu ve bunun gibi birçok saçmasapan fikri eleştiriyor. Ama bunu o kadar güzel bir sivri dille yapıyor, laflarını zekice ve inceden inceden sokuyor ki okurken büyük bir keyif alıyorsunuz :D Zekice yapılan hiciv gerçekten farklı bir tada sahip oluyor. Bu kitap bana fazlasıyla bu tadı verdi. 

Kadınlar hakkındaki bu abuk subuk fikirlerin sahipleri bildiğimiz insanlar aslında. Jean-Jacques Rousseau, Charles Darwin, Arthur Schopenhauer gibi isimler eleştiriliyor kitapta. Özellikle Schopenhauer'in akıldışı söylemleri beni fazlasıyla şaşkına uğrattı. Tabii ki hepsi içinde bulunduğu döneme ve topluma göre değerlendirilmeli ama bugünün gözüyle baktığımızda söyledikleri kocaman birer saçmalık :D

Bu kitap tüm bunları eleştirirken bir yandan da erkek beynine karşı gelmiş başarılı kadınları gösteriyordu. Jane Austen'ın ya da Marrie Currie'nin başarılarına değiniyordu ufacık. Ya da tarihteki ilk kadın doktorlar sayılan dört kadının adını zikrediyordu. 

Dediğim gibi, kitabın zeki ve sivri dili çok hoşuma gitti. Okumanızı gerçekten tavsiye ederim.

Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Çok beğendim. 

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 5/5
1 saat bile sürmez bitirmeniz :D

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 5/5
Güzeldi.

Orijinal isim (%10): 1/5
Bu pek olmamış :D

Güzel kapak (%5): 4/5
Kapak ilgi çekici bence. 

Final puanı: 4,55

1 yorum:

  1. Diğerlerini bilmem ama Schopenhauer kitaplarını okurken bu konu beni çileden çıkarıyor cidden. Böylesine önemli insanların bu saçma fikirlerini kabullenemiyorum. Kitap da ilginçmiş.

    YanıtlaSil