30 Eylül 2015 Çarşamba

Güz Okuma Şenliği

Selam,

Okuma Şenliği'ne en son geçen yaz katılmıştım galiba. Biraz beni kısıtlıyor gibi hissettiğim için çok ısınamadım ama bu sefer okumak istediğim tüm kitapları dahil etmeye çalıştım listeye. Çok uyamam belki ama yine burada dursun :D

Okunan kitapların üstünü çizeceğim ve eğer kitabın ismi turuncu gözüküyorsa tıkladığınızda sizi yazısına götürüyor olacak.

1995'te ölen bir yazar ve nobel ödüllü bir yazar önerileri alabilir miyim? :D



Kategoriler: 

1. Kategori (10 puan): Şenliğimizin destekçisi İthaki Yayınları'ndan çıkan bir kitap.

Hayalet Tugay / John Scalzi / İthaki / 336 sf.

2. Kategori (10 puan): İsminde güz mevsimini çağrıştıran bir kelime geçen veya olayların güz mevsiminde geçtiği bir kitap.
Algernon'a Çiçekler / Daniel Keyes / Koridor / 325 sf. (Olur mu? :D)


3. Kategori (10 puan): 700 sayfadan uzun bir kitap (Birkaç cilde bölünmüş kitaplarda ciltlerin toplam sayfa sayısına bakabilirsiniz).
Limit / Frank Schatzing / Pegasus / 1248 sf.


4. Kategori (10 puan): Olayların geçtiği yerin (köy, kasaba, şehir, ülke, kıta) adının kitabın adına yansıdığı bir kitap.

Kızıl Tepe / Jamie Mcguire / Yabancı / 372 sf.

5. Kategori (10 puan): Esas mesleği öğretmenlik olan bir yazardan bir kitap.
Okulu Yönetmek / Aytaç Açıkalın / Pegem Akademi / 184 sf.


6. Kategori (10 puan): Yasaklanmış bir kitap.
Dorian Gray'in Portresi / Oscar Wilde / Bordo Siyah / 374 sf.


7. Kategori (10 puan): Herkesin okuyup da sadece sizin okumadığınızı düşündüğünüz bir kitap..
Lola ve Komşu Çocuk / Stephenie Perkins / Yabancı / 320 sf.


8. Kategori (10 puan): Başkasının sizin için seçtiği bir kitap. (Bu kategoride tavsiyelerine güvendiğiniz ve tanıdığınız birine gidip ne okuyacağınızı sorabilirsiniz veya bir yakınınızdan kütüphanenizden okumanız için rastgele kitap seçmesini isteyebilirsiniz. Kendi kendine karar vermek yok).
Adınla Çağır Beni / Andre Acıman / Sel / 248 sf. (Eren önerdi :D)


9. Kategori (10 puan): Bir seriye ait bir kitap (Serilerin ilk kitapları kapsam dışı).
Harry Potter ve Melez Prens / J.K. Rowling / YKY / 596 sf.


10. Kategori (10 puan): Sadece tek bir kitabını okuduğunuz bir yazardan/şairden bir kitap.

Bağışlanan Terapi / Irvin Yalom / Kabalcı / 268 sf. (Yalom'dan sadece Bugünü Yaşama Arzusu'nu okudum.)

11. Kategori (10 puan): Bir kişisel gelişim kitabı.
Duygular / Osho / Ganj / 163 sf.


12. Kategori (10 puan): Doğduğunuz yıl hayatını kaybetmiş bir yazardan/şairden bir kitap.
---


13. Kategori (10 puan): Beyaz perdeye aktarılmış bir kitap. 
Kuzey Işıkları / Philip Pullman / İthaki / 516 sf.


14. Kategori (10 puan): Halen yaşayan, Nobel Edebiyat Ödülü kazanmış bir yazardan bir kitap.
---


15. Kategori (10 puan): Biyografi/otobiyografi/anı türünde bir kitap.
Bir Sosyopatın İtirafları / M.E. Thomas / Sel / 296 sf.


16. Kategori (10 puan): Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk hakkında bir kitap.
---


17. Kategori (10 puan): Ödül almış bir öykü kitabı (Lütfen kitabınızı belirtirken hangi yıl hangi ödülü aldığını belirtin.)
---


18. Kategori (Her kitap 10 puan, 2 kitabı da okuyana ekstradan 30 puan, toplam 50 puan)İsminde zıt anlamlı kelimelerin olduğu iki kitap. (Örnek: Büyük Umutlar - Küçük Kadınlar; Denizin Altındaki Ada - Buzdolabının Üstündeki Kız; Kötü Saatte - İyi Kalpli Erendira)
Harry Potter ve Ölüm Yadigarları / J.K. Rowling / YKY / 696 sf.

Günübirlik Hayatlar / Irvin Yalom / Pegasus / 208 sf.

19. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 30 puan, toplam 60 puan): Eserlerini aynı dilde yazan üç farklı yazardan birer kitap.
Dil: İngilizce


Wonder / R.J. Palacio / Corgi / 336 sf.
Hayvan Mezarlığı / Stephen King / Altın Kitap / 398 sf.
Kızıl Kraliçe / Victoria Aveyard / Pegasus / 383 sf.

20. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 20 puan, toplamda 60 puan): Şimdiye kadar hiç kitabını okumadığınız dört yazardan birer kitap. Yazarların ikisi Türk, ikisi yabancı, ikisi kadın, ikisi erkek olmalı.
Yeni yazarları keşfetmek lazım. Kim bilir şimdiye kadar hiçbir kitabını okumadığımız ama çok seveceğimiz ne çok yazar var. Bir Türk kadın, bir Türk erkek, bir yabancı kadın, bir yabancı erkekten olmak üzere toplam 4 kitap okumanız gerekiyor.
Yabancı Kadın: Kördüğüm / Calia Read / Yabancı / 336 sf.

Yabancı Erkek: Cinayet TerapisiZygmunt Miłoszewski / Koridor / 378 sf.
Türk Kadın: Bana Yardım Et / Aslı E. Perker / Everest / 246 sf.
Türk Erkek: Vitriol / Arda Öngören & Berk Yüksel / Altın Kitap / 304 sf.

21. Kategori (Her bir kitap 5 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 40 puan, toplamda 80 puan): 150 sayfadan kısa sekiz kitap.
Instagram kullanıcısı olanlar bilmiyordur belki. Instagramda her pazartesi #kisakitaplarfestivali adı altında kütüphanemizden 150 sayfadan kısa bir kitap seçip o hafta içerisinde okuyoruz. İki etkinliği kesiştirmek için bu kategoriyi koydum.
Fantastik Canavarlar Nelerdir Nerede Bulunurlar? / J.K. Rowling / YKY / 42 sf.

Ozan Beedle'ın Hikayeleri /J.K. Rowling / YKY / 104 sf.

22. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 40 puan, toplamda 80 puan): Kendinizin belirleyeceği bir temaya uyan dört kitap.
Temaları zorlaştırıp kolaylaştırmak sizin elinizde. Bu kategoride herhangi bir edebi türe ilişkin 4 kitap okuyabileceğiniz gibi (örneğin 4 bilim kurgu kitabı), tek bir ülke veya bölge edebiyatına ait (örneğin İngiliz edebiyatı), tek bir yazara ait, tek bir konuya ait (örneğin ölüm temalı kitaplar), tek bir edebiyat ödülüne ait (örneğin Pulitzer ödüllü kitaplar) kitaplar okuyabilirsiniz.

Tema: Fuardan alınan 4 kitap (aldıklarımı eritmem lazım :D)

Ada / Lynne Matson / Yabancı /440 sf.
Ölmek İçin On Üç Sebep / Jay Asher / Artemis / 302 sf.
Dokuz Gün / Gilly Macmillan / Yabancı /493 sf.
Zaman İpliği / Nathan Filler / Pegasus / 320 sf.

27 Eylül 2015 Pazar

Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı (Harry Potter, #5)

Kitap Adı: Harry Potter ve Ateş Kadehi
Özgün Adı: Harry Potter and the Order of the Phoenix
Kitap Yazarı: J.K. Rowling
Çeviren: Sevin Okyay & Kutlukhan Kutlu
Yayınevi: YKY
Sayfa Sayısı: 1114
Baskı Yılı: 2013


Ah kitaplar nasıl böyle giderek güzelleşiyor? Bu kitap muh-te-şem-di! Esrar Dairesi'ne girişten sonra okurken yerimde duramadım. İnanılmazdı! Çok uzun bir kitap ama sondaki yaklaşık 200 sayfayı bir buçuk saatte falan okudum. Kitap kendini bıraktırmıyor :D

Bu kitapta Voldemort'un geri dönüşüyle ilgileniyoruz. Sihir Bakanlığı bu geri dönüşü kabul etmek istemediği için Dumbledore ve Hogwarts'a her türlü yaptırımı uyguluyor. Kitap boyunca Dolores Umbridge'e nasıl sinir oldum anlatamam. Başına gelenlerle ilgili çok mutluyum :D

Henüz son iki kitabı okumadım ama bu kitap serinin en güzel kitabı olabilir. Aslında son kitapta muazzam savaş sahneleri var, o yüzden belki ikinci sıraya düşebilir ama yine de harikaydı.

Sirius bu kitapta öldü. Genelde onun ölümüne herkes çok üzüldü. Tamam ben de üzüldüm ama ölümüne en çok üzüldüğüm insan o olmayacak. Son kitapta başka birinin öldüğünü hatırlıyorum, o beni daha çok üzmüştü. Ben Sirius'un ölümünden daha çok o sahnede Harry'ye üzüldüm. Yaşadığı acı gerçekten çok derindi.

Kitapta S.B.D sınavlarıyla ilgili bölüm de epey hoşuma gitti. Büyücü de olsalar orası bir okul ve bir üst düzeye geçebilmek için vermeleri gereken çok zorlu sınavlar var. 



Kitap çok güzel, gerçekten. Bu seride ilerledikçe J.K. Rowling'in evrim geçirdiğini hissediyorsunuz :D Ama bu kitapta felaket takıldığım çeviri detayları oldu: Zihinbend, Zihnefend ve Zihnefendet
Açtım İngilizce kitaptan bu terimlerin orjinaline baktım. Zihinbend için occlumency, zihnefend için legilimency, zihnefendet için legilimens kullanılmış.

Bu kelimeler uydurma, aslında İngilizce'de yoklar. Bizimkiler de uydurmaya çalışmış ama gerçekten olmamış. Bir kere zihinbend kelimesinin yarısı Türkçe yarısı İngilizce. Bunun için de TDK sözlüğüne baktım, acaba bend diye bir kelime var da ben mi bilmiyorum diye. Hayır, bildiğimiz İngilizce bu :D Bükme demek. Zihinbükme yerine niye Zihinbend gerçekten anlayamıyorum :D

Zihnefend ve Zihnefendet apayrı bir olay :D Zihnefend başkasının düşüncelerini ele geçirme gibi bir şey, bu olayın adı yani. Ama "zihin efendiliği" gibi bir şeyden mi kısaltılmış bir türlü çözemedim. Zihnefendet de sanırım "zihnine efendilik et"in kısaltması falan :D Bir de Zihinbendar vardı. Zihinbend'i yapabilen kişi. Onun için de İngilizcedeki -er yapım ekinden yararlanmışlar sanırım :D Gerçekten korkunç :D

Öyle işte, çeviri konusunda yeterince gözü dönmüşlük yaptım sanırım :D Ama ben takılmadan edemiyorum ya gerçekten. Ne güzel yeni baskılar yapıldı, keşke çeviriler de gözden geçirilseydi.

Snape'le ilgili ek bir paragraf talebi geldi, onu da buraya iliştireyim dedim :D Snape'i neden sevmeye başladım? Ya tamam özellikle Harry'ye ve Slytherin olmayan herkese karşı yapmadığı kötülük kalmadı. Ama Snape'de bir şey var. Onu bu hale getirenin geçmişi olduğuna inanıyordum. Zaten bu kitapta öğrencilik yıllarına gittik biraz ve haklı olduğumu gördüm. İçinde bir yerlerde iyilik kırıntıları var bence ama o kadar çok acı veren çocukluk yaşantıları var ki bir türlü gün yüzüne çıkamıyor.


Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Efsaneydi!

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 5/5
Aksi düşünülemez :D

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 3/5
Üstte bahsettiklerim ve serinin klasiği haline gelmiş unvanlar!

Orijinal isim (%10): 5/5
Tam karşılamıyor, di mi? Ama puan kırmak istemiyorum :D

Güzel kapak (%5): 5/5 
Güzeldi.

Final puanı: 4.9

18 Eylül 2015 Cuma

Harry Potter ve Ateş Kadehi (Harry Potter, #4)

Kitap Adı: Harry Potter ve Ateş Kadehi
Özgün Adı: Harry Potter and the Goblet of Fire 
Kitap Yazarı: J.K. Rowling
Çeviren: Sevin Okyay & Kutlukhan Kutlu
Yayınevi: YKY
Sayfa Sayısı: 660
Baskı Yılı: 2013


Ateş Kadehi! Bu kitap çok güzeldi. Seri içinde en etkileyici kitaptı ve şu an en sevdiğim kitap oldu. İki üç saat önce instagramda fotoğrafını paylaştım ama az önce fark ettim ki yazısını yayınlamamışım :D

Bu kitap önce Quidditch Dünya Kupası'nda bir olaylar oluyor. Voldemort'un Karanlık İşaret'i falan ortaya çıkıyor. Sonra Harry yeni eğitim yılı için okula geri dönüyor. Okulda uzun zamandır yapılmayan Üçbüyü Turnuvası hazırlıkları yapılıyor. Aslında Gryffindor için bir şampiyon seçilmiş olmasına ve Harry'nin katılmak için yaşının tutmamasına rağmen bir şekilde kendini yarışmanın içinde buluyor.


Uzun bir süre Harry'nin adını kim ve nasıl Ateş Kadehi'ne attı diye düşünerek kitabı okuyorsunuz zaten. Ama o üçüncü görev. Tam yarışma bitti derken olaylar bir anda karışıyor ve müthiş heyecan dolu sayfalar okumaya başlıyoruz. Bu kitap çok güzeldi ya, tarif edemiyorum :D

Bugün Zümrüdüanka Yoldaşlığı'na başladım. Tuğla gibi kitap, 1100 sayfa :D Ama olsun, hiç hız kesmeden Harry Potter efsanesine devam ediyorum.


Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Çok çok güzeldi.

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 5/5
Tabii ki sürükleyiciydi, bu da soru mu? :D

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 4/5
Mr. ve Mrs.'leri hala görmekten kusucam :D

Orijinal isim (%10): 5/5
Bütün seri orijinal isimleriyle ya, çok güzel :D

Güzel kapak (%5): 5/5 
Bu kapağı diğerlerinden daha çok sevdim.

Final puanı: 4.95

13 Eylül 2015 Pazar

Harry Potter ve Azkaban Tutsağı (Harry Potter, #3)

Kitap Adı: Harry Potter ve Azkaban Tutsağı
Özgün Adı: Harry Potter and the Prizonee of Azkaban
Kitap Yazarı: J.K. Rowling
Çeviren: Sevin Okyay & Kutlukhan Kutlu
Yayınevi: YKY
Sayfa Sayısı: 395
Baskı Yılı: 2013


Azkaban Tutsağı'nı dün akşam yaklaşık 200 sayfa okuyarak bitirdim. İlk iki kitaptan çok daha hareketliydi. Sürekli bir şeyler oldu ve tempo hiç düşmedi. Sirius Black ile tanıştık, çok heyecanlıydı. Ayrıca sonunda Quidditch Kupası'nı aldık! Sonundaaa! :D

Bu kitapta Sirius Black 12 yıldır tutulduğu Azkaban hapishanesinden kaçıyor. Ve Harru'nin peşinde olduğu düşünülüyor. Harry'nin annesi ve babası öldükten sonra Sirius da muggleların da şahit olduğu büyük bir cinayete bulaşıyor. Onlarca muggle ve bir büyücü ölüyor. Hatta muggle dünyasında "gaz patlaması" olarak haber yapılıyor bu olay.



İşte böyle, Harry okula dönünce okuldaki öğretmenler de Harry'yi korumaya çalışıyorlar. Okul arazisine ruh emiciler getiriliyor. Ama tabii Harry'nin başı beladan kurtulamıyor. 

Dediğim gibi bu kitap ilk ikisinden daha keyifliydi. Daha çok olay oldu, daha çok heyecanlandık. Karakterler de artık daha çok büyüdükleri için büyüler falan da gelişiyor :D Ayrıca bu kitapta "expecto patronum" büyüsünü öğrendik. Bununla ilgili harika bir kupa bardak buldum, aldığımda paylaşacağım. Bence aşık olacaksınız :D

Kitaplar giderek kalınlaşıyor, Eylül ayı içinde tüm seriyi bitirme planım yalan olabilir :D Vitriol geldi, onu da araya sıkıştırıp okumam gerekiyor. 

Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Kitaplarda kurgunun geliştiğini hissediyorsunuz gerçekten 

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 5/5
Oldukça güzeldi. 

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 4/5
Hala unvanlar çevrilmemiş ya çıldırıyorum :D

Orijinal isim (%10): 5/5
Yaşasın! 

Güzel kapak (%5): 5/5 
Hikayeyle alakalı güzel bir kapak. 



Final puanı: 4.95

10 Eylül 2015 Perşembe

Harry Potter ve Sırlar Odası (Harry Potter, #2)

Kitap Adı: Harry Potter ve Felsefe Taşı
Özgün Adı: Harry Potter and the Chamber of Secrets
Kitap Yazarı: J.K. Rowling
Çeviren: Sevin Okyay
Yayınevi: YKY
Sayfa Sayısı: 314
Baskı Yılı: 2013


Harry Potter okumaları son hızıyla devam ediyor! Sırlar Odası efsanemizin ikinci kitabı. Dün üçüncü kitaba da başladıktan sonra fark ettim ki yazar her kitabın başında size her şeyi en baştan hatırlatıyor. Harry Potter'ın bir büyücü olduğuna varıncaya kadar her şeyi. Sırlar Odası da böyle başladı, biraz geçen sene neler olduğunu falan okuduk. Yani seriyi ardarda okuyan biri olarak bana biraz garip geldi. Ama rastgele bir kitabı alıp okumaya başlarsanız öncesinde neler olduğunu bilerek başlamak oldukça güzel aslında.

Bu kitapta Harry henüz okula dönmeden bir ev cini -Dobby- tarafından okula kesinlikle dönmemesi gerektiği konusunda uyarılıyor. Hatta bir çok yolla da engellenmeye çalışılıyor. Yine de Harry okula dönüyor ama okulda garip şeyler olmaya başlıyor. Ve Harry'miz de varlığından bile emin olunamayan Sırlar Odası'nın peşine düşüyor.



Kitabı okumak tabii ki çok güzeldi. Harry, Ron ve Hermione'nin biraz büyüdüğünü görmek güzel geldi. Profesör Lockhart'a sinir oldum :D Garip bir şekilde Snape'i sevmeye başladım sanırım :D Voldemort'la hafif hafif tanışmaya başlıyoruz, bu da güzel.


Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Harika tabii ki!

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 5/5
İlk kitapta akıcılıkla ilgili hissettiğim o garip duyguyu bu kitapta yaşamadım.

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 4/5
Mr. ve Mrs. unvanları bu kitapta da çevrilmemiş. Gerçekten niye olduğunu anlayamıyorum :D

Orijinal isim (%10): 5/5
Yaşasın! 

Güzel kapak (%5): 5/5 
Kapakları seviyorum. 


Final puanı: 4.95

6 Eylül 2015 Pazar

Harry Potter ve Felsefe Taşı (Harry Potter, #1)

Kitap Adı: Harry Potter ve Felsefe Taşı
Özgün Adı: Harry Potter and the Philosopher's Stone
Kitap Yazarı: J.K. Rowling
Çeviren: Ülkü Tamer
Yayınevi: YKY
Sayfa Sayısı: 274
Baskı Yılı: 2014

Harry Potter dünyasına sonunda girebildiğim için çok mutluyum. Uzun zamandır okumak istiyordum ama sürekli okuyacak başka kitaplar çıkıyordu. Artık yeter dedim ve başladım. 

İlk kitap çok güzeldi. Ron ve Hermione ile tanıştım. İlk kez Hogwarts'a girdim, ilk kez Quidditch oynadım. Her şey çok güzeldi. 

Hikayeyi falan anlatmama gerek yok, sonuçta Harry Potter bu :D Ama kitabı okurken şunu fark ettim, YKY kesinlikle yeni baskı yapmalı. Daha güzel kapakları falan geçtim, çeviri gerçekten çok eski. 15 yıl önce çevrildiği o kadar belli oluyor ki, Ron bir ara "Tevekkeli kimse katlanamıyor bu kıza." diyor :D Tevekkeli diyor, Ron diyor :D Daha böyle göze batan bir sürü kelime var. Yurtdışında birbirinden güzel gözüken baskılar var. Ne olur bizimkiler de yeniden basılsa? Hem çeviri gözden geçirilse hem de o aşık olunası kapaklar kullanılsa? 



Eğer araya çok okumak istediğim başka bir kitap girmezse Eylül ayını Harry Potter ayı olarak geçirmeyi planlıyorum. Okurken gerçekten çok keyif aldım. Kitabın sonunda Gryffindor son puanlarını alırken içim büyük bir coşkuyla doldu. Sanki ben kazandım o puanları :D

İlk kitapta bahsi geçiyor diye Sırlar Odası'na başlamadan Çağlar Boyu Quidditch'i de okudum. O da güzeldi. Aslında hiç var olmayan bir sporla ilgili o kadar çok ve detaylı bilgiler var ki yazarın hayalgücüne hayran olmamak imkansız. Quidditch tarihi, dünya üzerinde oynanan ülkeler, maçlarda yapılan fauller, dünya liginde oynayan takımlar forma amblemlerine kadar anlatılmış.

Sonra o da yetmedi oturup filmini de izledim :D Birkaç şey dışında kitabın hikayesi aynen korunmuş. Bu kısmını çok sevdim. Kitapta okuduğum sahnelerin neredeyse hepsini filmde de buldum. Takıldığım tek nokta altayazarın seeker'ı ısrarla top tutucu diye çevirmesi. Harry Potter top tutucu değil ki, arayıcı :D

Hala okumamış ve izlememiş olma gibi bir ihtimaliniz varsa kesinlikle ertelemeyin. Bir süre her şeyi bir kenara bırakın ve bu dünyaya girin. 

Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Konuya ve kurguya laf söyleyecek densizliğe cüret etmiyorum tabii ki :D 

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 4/5
Kitabın akıcılığıyla ilgili garip bir şey hissettim. Aslında normal sürede okudum ama sanki kitap ağır ilerliyormuş gibi geldi. Neden böyle oldu anlayamadım. 

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 3/5
Dediğim gibi çeviri kesinlikle gözden geçirilmeli. Son kitap bile 2007'de çevrilmiş. Ne kadar eski olduklarını siz düşünün :D Ayrıca kitap boyunca Mr. ve Mrs. unvanları çevrilmeden bırakılmış. 

Orijinal isim (%10): 5/5
Yaşasın! 

Güzel kapak (%5): 5/5 
Bunlar da güzel ama yabancı baskıları bir görseniz! 

Final puanı: 4.45

3 Eylül 2015 Perşembe

Kayboluş

Kitap Adı: Kayboluş
Özgün Adı: Breakthrough
Kitap Yazarı: Ken Grimwood
Çeviren: Elif Özkaya & Seçil Ersek
Yayınevi: Koridor
Sayfa Sayısı: 333
Baskı Yılı: 1976

Grimwood'dan Sil Baştan'ı okuyup beğenince bu yazarın tüm kitaplarını okumalıyım dedim. Bir süreden beri Kayboluş elimde bekliyordu ben de artık okumaya karar verdim.

Kitap bir epilepsi hastasını anlatıyor. Elizabeth'in önce biraz ergenlik dönemimi okuyorsunuz sonra tamamen yetişkinliğe geçiyor hikaye. Epilepsi tek bir ilaçla değil bir ilaç kombinasyonuyla tedavi edilebiliyor. Sabit bir karışım olmadığı için de her hasta için deneme yanılma yoluyla doğru ilaçlar bulunabiliyor. Elizabeth için de uzun bir süre denenmesine rağmen uygun ilaç tedavisi bulunamıyor.

Sonra doktoru henüz teoride olan ve birtakım riskleri olan alternatif bir tedavi öneriyor. Elizabeth de kabul edince beynine epilepsinin getirdiği elektriksel dengesizliği nörtleyecek bir elektrot yerleştiriliyor. Bu elektrot gerçekten işe yarıyor ve epilepsi nöbetleri son bulunuyor. 

Ama Elizabeth bu tedavinin yanında doktorun yürüttüğü araştırmaya da katılmaya gönüllü oluyor. Doktor beyinde karanlık alan dedikleri yerlere de çok sayıda elektrot yerleştiriyor. Bu elektrotlara elektrik sinyalleri göndererek beynin daha önce keşfedilmemiş bölümlerinde bir şeyler yakalamayı hedefliyorlar. 12. elektrot uyarıldığında Elizabeth bir anı parçası görüyor. Ama bu kendi anısı değil. Böylece Elizabeth, bu elektrot sayesinde başka birinin zihnine girebildiğini keşfediyor.


Nasıl ama, çok heyecanlı değil mi? :D Başkasının zihnine girme, onun gözlerinden dünyayı görebilme konusu oldukça ilgimi çekti. Biraz Göçebe'yi hatırladım ve özledim :D Göçebe'yi de tekrar okumam lazım. Neyse, Elizabeth diğer kadının zihnindeyken ona bir tür epilepsi krizi yaşatıyor. Böylece yazar da müthiş bir sorgulama yapmış: Ya her epilepsi hastasında durum böyleyse? Hastalaeın zihinlerinde başka biri dolaştığı için elektriksel bozulmalar oluyorsa? Bayılıyorum şöyle teorilere :D 

Kitabı okumak oldukça keyifliydi. Hele bir son yaptı ki "böyle kitap mı bitirilir!" diye isyan ettirdi :D Sanki bir serinin ilk kitabıymış gibi bitti. Aslında bitmedi, her şey yeni başladı. Ama maalesef okuyabilecek bir devam kitabımız yok :D

Son olarak çok hoşuma giden bir alıntı yapmak istiyorum:

"Tavşanlar tehlikeyle karşılaştıklarında 'donup' kalarak kendilerini görünmez hatta ölmüş gibi göstermeye çalışır, biz de aynı nedenden ötürü bayılıyor olabiliriz. Belki biz de kendi kanımızı akarken görünce bayıldığımızda kan basıncının aniden düşmesi kanamanın azalmasına yardımcı bile olabilir."

Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 5/5
Hem epilepsiyi hem de bu farklı zihinde olma olayını okumak çok güzeldi. 

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 5/5
Çok akıcı bir kitaptı.

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 4/5
Çevrilmeyen Fransızca diyaloglar vardı bir bölümde. Neden çevrilmemiş anlamadım. Daha sonra gelen İspanyolca konuşmalar parantez içinde çevrilmişti halbuki. 

Orijinal isim (%10): 0/5
Koridor'dan ümidimi kestim ben artık :D 

Güzel kapak (%5): 3/5 
Ortalama bir kapak.  

Final puanı: 4.35




1 Eylül 2015 Salı

Amnezi (Altered, #1)

Her şeyi unutmaya zorladılar. Ama asla unutmayacaklar. 

Kitap Adı: Amnezi
Özgün Adı: Altered
Kitap Yazarı: Jennifer Rush
Çeviren: Kübra Bahar
Yayınevi: Pegasus
Sayfa Sayısı: 320
Baskı Yılı: 2015

Amnezi ilk çıktığından beri merak ettiğim ama kapağı kötü olduğu için almak istemediğim bir kitaptı. Kapakları niye böyle yapıyorlar bilmiyorum. Kapağı kötü olan kitapları alıp kütüphaneme koymak istemiyorum :D

Kitapta genetiği değiştirilmiş insanlarla yürütülen bir program var. Anna ve babası bu programı yürütüyor. Aslında daha çok babası ama Anna'da arasıra labaratuara girip çocuklarla sohbet ediyor, kan falan alıyor. Deneyde 4 erkek var: Cas, Nick, Sam ve Trev. Bu deneklerin fiziksel güçleri çok fazla, yaşlanmaları oldukça yavaşlatılmış.


Ben kitabı beğendim. Yani hem hareketli bir kitaptı hem de genetik falan ilginç şeyler var. Kitap ilerledikçe patlayan bombalar da güzeldi :D Aslında üzülmem lazım ama Anna'ya çok üzülemedim :D Kitaplardaki kadın karakterlerin ayran gönüllü olup buldukları her canlıya aşık olabilme potansiyeline uyuz oluyorum :D

Kitabın ismi neden Amnezi olarak seçilmiş bilmiyorum. Amnezi, travma ya da bazı hastalıklar yüzünden kişinin hafıza kaybına uğraması durumudur. Tamam kitapta denekler geçmişiyle ilgili bir şey hatırlamıyor ama Altered yani Değiştirilmiş ismi çok daha uygun. Her kitapta olduğu gibi yazar kendi yazdığı kitaba en uygun ismi seçmiş :D

Kitabı beğendim yani. O yüzden puanlamaya geçelim artık :D

Özgün konu ve güzel bir kurgu (%35): 4/5
Çok üzerinde durulmasa da insan genetiğiyle oynama güzel konu. 

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 4/5
Kitabı iki günde bitirdim, akıcıydı. 

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 5/5
Çevirisiyle ilgili bir sorun yaşamadım. 

Orijinal isim (%10): 0/5
Pegasus orijinal isim kullandığında kırmızı kar falan yağacak :D

Güzel kapak (%5): 1/5 
En başta dediğim gibi kapağı beğenmedim. Çıplak insan vücudu görsel malzeme olmamalı. 

Final puanı: 3.5