27 Mart 2015 Cuma

19. Departman (Department 19, #1)

Her gün hayatınızı kurtaran birileri var.


Kitap Adı: 19. Departman
Özgün Adı: Department 19
Kitap Yazarı: Will Hill
Çeviren: Deniz Başkaya
Yayınevi: Dex
Sayfa Sayısı: 488
Baskı Yılı: 2011


Bu kitabı aldığımda konusuyla ilgili hiçbir fikrim yoktu. Bir ara Eren'de görmüştüm, fuarda da beş lira olunca hemen aldım. Arkasını bile okumadan aldım yani, baya bilmiyordum kitabın neyle ilgili olduğunu :D O yüzden okumaya başlayınca bir süre kabullenemedim, hani vampirlerin falan sinyali veriliyor ama ben "yok yaa başka bir şey vardır, vampir çıkmaz." falan dedim :D Bu kısımda hemen baş karakter Jamie'den bir alıntı yapıyorum:

"İyi de vampirlerden bahsediyoruz burada."
Canavar "Sadece vampirler değil'" dedi. "Kurt adamlar, mumyalar, zombiler ve daha birçok canavar da gerçek." 

İşte kitabın konusu bu. Jamie babası öldürüldükten, annesi de kaçırıldıktan sonra çok gizli olan ve en tepedeki bir kaç insandan başka kimsenin haberdar olmadığı 19. departman ile tanışır. Bu departman doğaüstü canlılarla savaşmaktadır. Kitap bize diyor ki; 

Okuduğunuz Dracula kitabının aslında sadece bir roman olmadığını düşünün. Frankenstein'ın da öyle. Kitaplarda anlatılanların hepsi... GERÇEK.


Bir de ben kitabın yeni çıktığını falan düşünüyordum, yayın yılına da bakmamıştım. Sonra Goodreads'de bakınca şu an beşinci kitabının çıktığını gördüm. Ama Dex pek ilgilenmemiş sanırım seriyle, herhalde kalanını okuyamayacağız. En azından Türkçe'de.

Ayrıca kitap bana neyi fark ettirdi: Frankenstein'ın da Dracula'nın da öyküsünü çat pat biliyorum ama ben bu kitapları okumamışım! O yüzden en kısa zamanda alıp okumayı planlıyorum (başka hiç okunacak kitabım yok ya :D) Şu an aydınlanma yaşadım :D İnternette kitaba bakıyordum o Frankenstein diye yazılıyormuş, ben hayatım boyunca Frankestein sanıyordum :D

Kitabı Çarşamba akşamı bitirdim, aslında o zaman öyle değildi ama şu an kitabı daha çok sevdiğimi düşünüyorum. Aslında güzel de bir yerde bitti, devamı okunacak bir seri ama beş kitap boyunca da ne anlatmış, bu konuda şüphelerim var. Sanki biraz sıkar gibi de.

Ben Alacakaranlık serisinden beri hiç vampirli kitap okumamıştım bence o yüzden de iyi geldi, özlemişim :D Frankenstein'ın canavarını görmek de çok hoşuma gitti. Çok az kurt adamları da gördük, onları da daha çok görmek isterdim. Alacakaranlık'taki kurt adamlar Meyer sağ olsun kaslı yarıçıplak erkek model kıvamında olduğu için burada gerçekten kurt adamları görmek daha güzeldi :D Bakınca kitabı sevmişim ya, bakalım puanı nasıl olacak.

Özgün konu ve kurgu (%35): 5/5
Yıllardır okuduğumuz kitapların karakterlerinin gerçek olduğunu görmek... Daha önce böyle bir şey okumamışsınızdır, eminim.

Sürükleyici/Akıcı olma (%45): 4/5 
Kitap akıcıydı ya kesinlikle sıkıcı değildi.

Çeviri ve baskı kalitesi (%5): 3/5
Kitapta bir sürü yazım hatası var ya? Dex'te bu sorun genel olarak var izlenimine kapılmaya başladım artık. Ayrıca yazım hatalarından birine çok güldüm, onu da paylaşayım :D "Beni burada böyle tek taşıma bırakamazsın!

Orijinal isim (%10): 5/5
Dex'e bu konuda altın madalya!

Güzel kapak (%5): 3/5 
Bu gaz maskesi sanırım, niye var bilmiyorum? Ama kötü bir kapak değil.

Final puanı: 4,35

2 yorum:

  1. Frankenstein'ın kitabı fazla sarmamıştı ama Bram Stoker'ın Dracula'sı çok iyidir. En iyi vampir öyküsü hala. Kesinlikle öneririm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de kütüphanemde Dracula'nın olduğunu fark ettim, yakın zamanda okurum. Teşekkürler :)

      Sil